İçeriğe geç

Lodos hangi yön ?

Lodos Hangi Yön?

Bazen bir an gelir, rüzgarın yönünü tam olarak hissedersiniz ama hangi yönden geldiğini bir türlü anlayamazsınız. Bu hikaye de tam o anda başlar; bir yolculuğun, bir keşfin, belki de bir kaybın… Sizinle paylaşmak istediğim bu hikaye, rüzgarın yönünü anlamaya çalışan iki kişinin öyküsüdür. Belki de bu yazıyı okurken, sizin de hayatınızda yönünü kaybettiğiniz bir anı hatırlamanız mümkündür.

Günlerden bir gün, bir köyde, rüzgarın yönünü merak eden iki insan vardı. Erkek ve kadın. Farklı bakış açıları, farklı düşünme biçimleri… Ama bir konuda kesişen bir fikirleri vardı: Rüzgar, yönünü değiştirecek ve hayatlarını etkileyecekti.

Kadın ve Lodos’un Dansı

Kadın, adını hiç unutmam, Zeynep. Doğayı her zaman anlamak için çaba gösterirdi. Hava, rüzgar, bulutlar… O, bu doğanın diliyle konuşabilen nadir insanlardan biriydi. Bir sabah, o eski ahşap evinde otururken pencerenin camına vuran lodosun sesini duydu. Yavaşça pencereyi araladı. Lodosun o keskin, güçlü ve ısrarcı esişini hissederken, sadece yönünü değil, kalbinde bir değişim olduğunu da fark etti.

Zeynep’in aklında hemen bir soru belirdi: Lodos, gerçekten hangi yönden geliyor? Fakat soruyu sormak yerine, içsel bir huzur buldu. Bunu bir işaret olarak aldı. “Belki de bazen yönü anlamak için sadece bırakmalıyız. Ne olursa olsun, akışına bırakmalıyız,” diye düşündü.

Zeynep’in hayatındaki her şey gibi, rüzgarın yönü de kadının içsel dünyasına aitti. Onun için duygular, hissedilenler çok daha önemliydi. İçindeki sesi dinledi. Yavaşça düşündü: Bir şeyleri anlayabilmek, her zaman hızlıca çözüm bulmak demek değil. Bazen anlamadığın yönün içinde saklı kalabilir bir şey.

Erkek ve Lodos’un Mücadelesi

Öte yandan, Zeynep’in eşi, Burak ise tam tersi bir insandı. Bir düşünün; Burak için her şeyin bir çözümü vardı. Sorun varsa, bir çözüm önerisi de mutlaka bulunmalıydı. Hayatını stratejilerle yönlendirirdi. Onun için her şeyin bir mantığı vardı ve mantığı, genellikle bir sonuca ulaşmayı hedeflerdi.

Bir gün Burak, Zeynep’in içsel huzuruna ve kararlarına şüpheyle yaklaşarak, “Lodos’un yönü kesinlikle kuzeyden geliyor,” dedi. “Bunu anlamak o kadar zor değil. Rüzgar, gözlemlerle tespit edilebilir. Hızını ve gücünü ölçtüğümüzde, net bir yön çıkıyor.” Burak, rüzgarı anlamaya çalışan ama duygusal değil, tamamen analitik yaklaşan bir insandı.

Zeynep, Burak’a bakarak sadece gülümsedi. Kadın, her zaman ilişkilerde ve doğada bir derinlik arar; erkek ise bir çözüm. Bu durumda da Zeynep, Burak’a olduğu gibi cevap vermedi. Onun çözüm odaklı bakış açısına tepki vermek yerine, sadece lodosu izlemeye devam etti. Zeynep’in içindeki huzur, rüzgarın belirlediği yönü anlayan Burak’tan çok farklıydı.

Burak, Zeynep’in bu tavrını biraz tuhaf buldu. “Beni dinlemiyorsun, değil mi?” dedi. Ama Zeynep sadece gülümsedi. Kadın, bazen kelimelerin yerine hissederek ilerlerdi.

Birleşen Yollar

Bir gün, Zeynep ve Burak birlikte yürüyüşe çıktılar. Rüzgar hala vardı, ama ikisinin de farklı bakış açıları vardı. Burak, rüzgarı anlamaya çalışırken Zeynep, o rüzgarla dans ediyordu. O anda, Burak rüzgarın yönünü anlamaktan vazgeçti ve Zeynep’in içsel sesine kulak verdi. Belki de her şeyin bir çözümü yoktu, belki de bazen hissetmek gerekiyordu.

Zeynep’in farkına vardığı şey şuydu: Bazen rüzgarın yönünü anlamaya çalışmak yerine, onunla akışa geçmek gerekirdi. Burak ise şunu fark etti: Kadınlar duygusal bir derinlikte, doğanın dilini çözümlerken, erkeklerin çözüm arayışı, dünyayı farklı bir şekilde algılayabilmelerini sağlıyordu.

O gün, Burak ve Zeynep’in arasındaki farklar bir anlamda birleşti. Birlikte yürüdüler, lodosun yönüne bakmadılar; sadece onu hissettiler. Çünkü rüzgarın yönünü değiştirmek, bazen sadece durmak ve o anı hissetmekle mümkündü.

Peki, sizce rüzgarın yönü nedir? Hangi yöne doğru esiyor? Yorumlarda düşüncelerinizi paylaşarak bu küçük keşfe katılabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mecidiyeköy escort
Sitemap
tulipbet güncelsplash